15 Eylül 2014

Film Kulübü / David Gilmour

Tamamen kapağına kanarak  aldım bu kitabı bu sefer... Aslında okumam gereken onlarca kitap olmasına rağmen dnr a uğrayıp 9.90 tl lik kitaplardan almak istedim. Üstelik dediğim gibi kapak ve üstündeki yazılar çok çekiciydi.... İş yok, okul yok , sorumluluk yok sadece haftada 3 film izlenecek... Çoğu kişinin hayali sanırım...

Bu hayali de sorunlu bir ögrenciye ebeveynlik yapmaya çalışan bir baba gerçekleştiriyor... Okul hayatında başarısız olan, okuldan nefret ettiği her şekilde belli olan oğluna okulu isterse bırakabileceğini söylüyor. Babanın iki şartı var: Biri haftada üç kez babasının seçtiği filmleri izleyecek ve hakkında konuşacak,  ikincisi ise kesinlikle uyuşturucu yok. Tabi ki oğlu hemen kabul ediyor. Aslında babanın bu durumu yaratmasının en büyük itici gücü oğlunun yeteneklerine ve zekasına olan güveni... Şanslı çocuk:)

Neyse efendim film Kulübümüz başlıyor ve baba oğul beraber filmleri tek tek seyretmeye başlıyorlar. Tabi ki bunlar rastgele filmler değil. Çünkü babamız eskiden sinema eleştirmenliği de yapıyormuş. Ama filmler hakkında konuşurken olabildiğince bilmiş tavırlar içine girmemeye ve oğluna son derece saygılı olmaya başlıyor. Baba oğulun iç ilişkileri sürerken bir taraftan da bir sürü film hakkında bilgi sahibi oluyorsunuz. Hatta bu filmleri not almaya çalışırken, kitabın son sayfalarında bahsedilen filmlerin listesinin olması benim için çok kullanışlı oldu. 

Bahsedilen filmlerin yüzde doksanını seyretmediğimi fark edince eksiklik hissetmedim değil. Yani baba film hakkında konuşurken ister istemez filmlere internetten bakma ihtiyacı hissettim ve oldukça keyifli oldu... 


Bir olay zinciri ya da çok heyecanlı durumlar yok bu kitapta... Ha sonunda oğlanın ne yapacağını da merak ediyorsunuz ama süper heyecanlı sonlar beklemiyor sizi... Tıpkı hayat gibi kendi olağan akışında ilerliyor hikaye ama sıkılmıyorsunuz da... 

Sinemaya meraklıysanız ve tarihindeki önemli filmlere ve kısa kısa görüşlere ulaşmak istiyorsanız bu kitap sizin için biçilmiş kaftan olabilir. 

Ha bu arada sanırım bu yaşanmış bir hikaye ve esas oğlanımız müzikle de ilgileniyor. İşte bu de kendisi ve gerçek kız arkadaşı da klipte oynamış...




Altını Çizdiklerim:

  • "Spielberg insanları korkutmak istiyorsanız hayal güçlerini harekete geçirmeniz gerektiğini genç yaşta sezmişti."
  • "Ergen oğlanlarla yeni doğmuş bebekler kadar ilgilenmek gerekir. Ama bu ilgiyi babalarının göstermesi şarttır."

Beklediğim kadar derinliği olan ve karakterlerin çok öne çıktığı bir kitap olmasa da, babanın takdire şayan çabaları ve film kültürünün artması için kolay okunan hoş bir eser...

Sevgiler

1 yorum:

  1. Farklı bir tarz hiç okumadığım bir tür ;))) okunulası bence filmseverler için not edelim :))))

    YanıtlaSil

Her türlü soru, eleştiri, isteğinizi, görüşünüzü lütfen hakaret içermeyen cümlelerle yazın. Seve seve hepsine cevap veriyorum...